4 Nisan 2009 Cumartesi

KADIN ÖRGÜTLENMESİ

Mersin’li kadınların da değişimi yakalayarak kadın kooperatiflerinde örgütlenme modelini düşünmelerinde,değerlendirmelerinde yarar var. Partilerin kadın kolları, KA-DER, KAL—DER,ÇağdaşYaşamı Destekleme Derneği, Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği v.b… örgütlerdeki kadınlarımızın birde bu açıdan kadın sorunlarına bakmaları açılım sağlayabilir.Kadınlarımızın birlik, beraberlik ve dayanışma içinde kooperatiflerde örgütlenerek değişimin öncüsü olacakları mutlaktır. Bu olgu geç de olsa zaten gerçekleşecektir. Önemli olan zamanı ıskalamadan Kadınların gönüllülük ilkesine dayalı demokratik olarak kooperatiflerinde örgütlenerek ekonomik ve sosyal/demokratik sorunlarına çözüm aramaları 1800’lü yılların ortalarına dayanmaktadır. Kuşkusuz, kooperatif örgütlenme kadın/erkek bir arada ve hayatın her alanında çok önemli bir modeldir. Maalesef Türkiye’de 12 Eylül 1980 hareketi ile beraber birçok demokratik kazanımlar yok edildiği gibi özellikle kırsal alandaki demokratik halk kooperatifleri ve kooperatifçilik de yok edilmiştir.TİME dergisi “DÜNYAYI DEĞİŞTİREN 10 DÜŞÜNCE” yi kapak yapmıştır. Bu 10 düşünceden birisi de “Çalışan Kadınlara Küçük Krediler Sağlanması ve Kullandırılmasındaki Mucize” başlığı ile yer almıştır. 2001’de 4 milyar dolar olan kredi miktarı 2006’da 25 milyar dolara çıkmıştır. 1970’den 2006’ya 100 milyon kişi bu yolla kredi almış. Bunu salt ekonomik katkı olarak algılamamak gerek,toplumsal katkıda sağlamaktadır.Ülkemizde de 2000’li yıllarda kurulan kadın kooperatifleri mevcuttur. Bunların çoğu İstanbul. Sakarya ve Kocaeli bölgesindedir. 30 işletme kooperatifi, 5 ev eksenli çalışanlar küçük sanat kooperatifi, 2(Çorum ve Osmaniye) tüketim,2(Söke ve Kocaeli) konut,1 tarımsal amaçlı(yağlar köyü) kadın kooperatifi mevcuttur. Bu kooperatiflerin yurt dışı (AB—FAO—ve bazı vakıflar,v.b…) ve yurt içi bazı kredi kaynaklarından yararlanma olanağı vardır.Kadınlarımızın el emeklerini değerlendirmesinden, sosyal çalışmalara ( tiyatro,müzik,v.b…) kadar çok yönde üretici hale gelmesini, örgütlenmesini sağlayacak, dayanışma içerisinde olmalarına ortam hazırlayacak, istihdam fırsatı sağlayacak, yaygınlaşan işsizlik ve yoksulluk sorununa bir ölçüde katkı sağlayacak kooperatiflerde örgütlenmeleri kadınlarımızın siyasette de daha güçlü yer almaları için fırsat olacaktır.En az 7 kişi ile kurulabilecek kadın kooperatifleri daha sonra bir araya gelerek Kooperatif Birlikleri biçiminde üst örgütlenmeye gittiklerinde daha da güçlü hale geleceklerdir.Yukarıda verilen çok özet bilgilerden sonra kırsal alanda ve kentte yaşayan işe başlamaktır.

CHP’DE DEĞİŞİM,MERSİN VE DEĞERLENDİRME

Yerel seçimler sonuçlandı.Zaman kaybetmeden çalışmaya başlamak gerek.Ama önce mevcut
durumun (başarı ve başarısızlığı) tesbitini doğru olarak analiz etmek gerekir.
CHP İl örgütü ilçeler itibarı ile her ilçede ayrı,ayrı değerlendirme toplantılarını organize etmelidir. Bu toplantılardaki görüşler değerlendirmeye alınmalıdır. İlçe toplantıları sonrası ise il bazında değerlendirmeye gidilerek önümüzdeki sürece ilişkin yol haritası belirlenmelidir. Mersin il örgütünün önerileri Genel Başkanlığa da iletilmeli ve izlenmelidir.
Genel Başkan seçim sonrası “DEĞİŞİM”i vurgulamıştır. Bu anahtar kelime özenle ele alınmalı ve içi doldurulmalıdır.(değişim salt son kurultayda yapılan tüzük değişikliğinde öngörülen MYK yapısındaki biçimsel değişim olarak algılanmamalıdır).Artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacaksa partinin temel konulardaki siyasal duruşu netleştirilmelidir.
Nasıl bir belediye yönetimi olacak?
CHP’li belediye başkanları arasında proğram,görüş birlikteliği sağlanmalıdır. Temel konulardaki düşüncelerin nasıl hayata geçirileceği açıklanmalıdır.
YOKSULLUK-İŞSİZLİK konusunda nasıl bir duruş sergilenecek? Örneğin; yerel seçim çalışmaları sırasında Ankara ve İstanbul belediye başkan adaylarının sürekli vurguladıkları VATANDAŞLARA NAKİT GELİR DESTEĞİ, HER EVDE 1 SİGORTALI sloganları sorgulanacak mı?
Parti liderlerinin sürekli ağızlarından düşürmediği şeffaflık,katılımcılık söylemlerine CHP belediyelerince sahip çıkılmalı.Sosyal belediyeciliğe sosyal demokrat yaklaşım örnek gösterilmelidir.
Demokratik yönetim modeli hayata geçirilmeli.
Belediye başkanları,yönetimleri nasıl sorgulanmalı?
Parti örgütleri ve belediye yönetimleri arasındaki ilişki nasıl olacak?
Yapılacak değerlendirme toplantılarında bunlara benzer sorulara düşünce üretim merkezlerindekine benzer biçimde yanıtlar bulunmalı.
Satranç oyunu bittiğine göre şah ile piyonlar aynı torbaya konulacak mı?Yoksa yine birileri bildiğini okumaya devam edecek mi?