30 Mayıs 2010 Pazar

30.5.2010

BELEDİYENİZDEN NE BEKLİYORSUNUZ ?


Ülkemizde yerel yönetimler gerek kentlerin gelecekteki yapılanması, gerekse kentte yaşayan vatandaşların günlük beklentileri açısından merkezi yönetimden daha önemlidir. Bu önemlilik birazda parlamento yapısının demokratik olmaktan uzaklaşması, milletvekillerinin düşüncelerini meclis ve partilerinin haftalık rutin gurup toplantılarında kürsüden özgür istençleri ile ifade edememelerinden kaynaklanmaktadır.
Kentlerde yaşayanların Belediyelerden beklentileri farklı, farklı olabilmektedir. Bu beklentiler birbirine bağlantılı olduğundan kategorize etmek kuşkusuz zor, belki de biraz yanlış olmakla beraber bir tespitte bulunmaya çalışır isek beklentiler aşağıdaki biçimde gruplandırılabilir.
1- Günlük hayatının her alanında yaşanabilir bir kent görmek isteyen halkın büyük
çoğunluğunun ( % 97-% 98 ) beklentisi :
Su ve kanalizasyon sorunu, toplu taşıma sorunu, çevre kirliliği ( temiz bir kent, temiz
parklar, bakımlı çocuk oyun alanları, otsuz-bakımlı refüjler, yeşil bir kent, v.b…)
olmayan. Su-toplu taşıma-ekmek ücretlerinin yüksek olmadığı bir kent.
Kaldırımlarının işgal edilmediği, ulaşım-otopark sorunu yaşanmayan bir kent. Yolların
delik, deşik olmadığı bir kent…Belediye yönetimlerinin yukarıda belirtilen konularda
yaşanan şikayetlere karşı mali kaynak yetersizliğini gerekçe göstermeleri son derece
yanlış ve aldatıcıdır. Çünkü, bu sorunların yaşanmaması iyi bir yönetim kadrolaşması
ile, Başkanların halk ile iç içe olması ile bile olasıdır.
2- Kentte yaşayan entelektüellerin, aydınların, sivil toplum kuruluşlarının, sivil kanaat önderlerinin zaman, zaman gündeme getirdikleri kentin gelecekteki vizyonuna ilişkin beklentileri. Kuşkusuz kentini düşünen herkesin bu konuda düşüncesini her fırsatta dile getirmesi beklenir. Ama, maalesef bu konuda düşünce üretiminin çok yetersiz olduğunu görmekteyiz.
Belediye yönetimleri kentteki sivil toplum kuruluşları, demokratik kuruluşlar, kanaat önderleri ve basın temsilcilerinin kent adına önerdikleri makro projeleri dikkate alarak birlikte projeler üretmelidirler. Belediye bütçesi (dış yardımlar dahil) dikkate alınarak yatırım öncelikleri konusunda birlikte karar alma olgunluğunu göstermelidirler. Maalesef, bu konuda belediye yönetimlerinin, Belediye Meclislerinin gerekli duyarlılığı gösterdiklerini söyleyemeyiz.
3- Ülkemizdeki yaşanan günlük canlı sorunlar olan İŞSİZLİK ve EKONOMİK SIKINTININ ve reel siyasetinde sonucu Belediye yönetimlerini en çok zorlayan beklentiler . Bunların bazıları neler ?
· Neredeyse her evde bir işsiz sorunu canlı olarak ortada iken bu tür sorunu yaşayanların önceliği Belediye Başkanının “Başkan kendi partisinden ise” kendi çocuğu veya yakınının istihdam sorununa çare bulmalarını istemeleri.
· Müteahhitlik işi yapanlar “Başkan kendi partisinden ise” Belediyenin öncelikle müteahhitlik işlerinin kendilerine verilmesini beklemeleri.
· Su-elektrik malzemesi, yedek parça, sinek ilacı, bilgisayar, boya,v.b…satan esnaf “Başkan kendi partisinden ise” satın alımlarda kendilerine öncelik verilmesini istemeleri.
Yukarıda bazıları belirtilen beklentiler siyasetle uğraşanların ayrıcalık istemi gibi gözüküyorsa da bunlar siyasetin gerçeği ve kabul edilmek durumunda.
4- Nicelik olarak çok az olmalarına karşın en tehlikeli olan ise kendilerine İMAR yönünden özel ayrıcalık tanınarak büyük rant beklentisi olanlar. Bu kişiler kazançlarına kazanç katmak için doğal olarak her yola başvururlar. Halkın büyük bölümünün bir anlamda hakkını gasp ederek kenti sömüren bu bir avuç azınlığı suçlamak doğru mu ? Asıl suçlanması gereken bu tür kişilere umut veren siyasilerdir. Bunlar karşımıza Belediye Başkanı, Parti Başkanı, Belediye Meclis Üyesi, hatta kimi zaman Parti genel merkez yöneticisi olarak karşımıza çıkabilmektedirler. Burada önemli olan haksız rant beklentilerine “Hayır” diyebilecek Belediye Başkanı, Belediye Meclis Üyesi, Milletvekili, Parti Başkanlarını işbaşına getirebilmektir. Bu olgu ise halkın eğitim düzeyinin yükselmesi, siyasetin demokratikleşmesi ile olasıdır.

Belediye yönetimleri yukarıda bazıları belirtilen birbirinden farklı beklentilerin sentezini “halk ile birlikte karar üreterek” çözme yürekliliğini göstermek durumundadırlar. Kentte yaşayanlarda seçtikleri siyasileri seçerken ve seçtikten sonra bu bağlamda sorgulamak durumunda olmalıdırlar…

Hiç yorum yok: