4 Ekim 2008 Cumartesi

*BELEDİYELERDEKİ RÜŞVET/ BAĞIŞ ÖRNEKLERİ VE VATANDAŞLIK BİLİNCİ

Maalesef gün geçmiyor ki bir belediyeden rüşvet,bağış,v.b…adlarla bir yolsuzluk olgusu basına yansımasın.Kuşkusuz çok az da olsa bazı belediyelerimizden de zaman,zaman sıra dışı olumlu haberler duymaktayız.

Önce olumlu haberlere kısaca değinelim.İzmir-Dikili belediyesinin ücretsiz su/sağlık/toplu taşıma hizmetleri soruşturma konusu oldu. İstanbul-Üsküdar belediyesinin de ücretsiz sağlık hizmeti soruşturma konusu oldu. İzmir-Kuşadası belediyesinin cemevlerini ibadet yeri sayan ve dolayısı ile ücretsiz su uygulamasına ilişkin belediye meclis kararı uygulaması bakalım ne zaman soruşturmaya konu olacak? Bunların tümü halk adına başka bir ifade ile ötekiler,ötelenmişler,kimsesi olmayanlar adına yapılan olumlu girişimler. Peki halk adına yapılan bu olumlu girişimlere imza atan yürekli belediye başkanlarına bugüne dek kimler destek oldu? Halk mı tepki verdi? Sivil toplum örgütleri,meslek odaları mı? Bunları uzatmak olası. Acı olan taraf olumlu icraatları karşılığında mağdur edilmek istenen belediye başkanlarına destek girişimlerinin yetersizliği,hatta yokluğu.

Öte yandan olumsuz örneklere son günlerdeki 2 önemli olayı örnek verelim. Birisi İstanbul-Silivri’deki AKP genel başkan yardımcısı Ş.Dişli’nin 1 milyon dolar rüşvet aldığı belgesinin ortaya konduğu olgu. Burada 0.75 olan imar yoğunluğunun belediye meclis kararı ile1.75’e çıkarılması. Allah aşkına bunun ne demek olduğunu kim ne kadar biliyor,merak etti? Oysa bunun halka çok iyi anlatılması gerek. 2.olay G.antep belediyesi sınırları içerisinde bir okul arsasının satın alınarak ticari alana çevrilmesi vaadini içeren protokol karşılığı bir işadamının belediyeye 700 milyar lira bağış vermesi. Bu olayda da okul alanının ticari alana neden çevrilmemesi gerektiği halka yeterince anlatıldı mı? Böyle bir dönüşüm ile o bölge halkının çocuklarının okul gereksinmesini önemsenmediği ,hiçe sayıldıkları anlatılıyor mu?Hayır.
Yukarıdaki 2 olayda da neden/sonuç bağlamından salt sonuç yani rüşvet ve bağış rakamları gündeme taşınıyor. Oysa,bunları doğuran temel yanlışlar halka anlatılmıyor. Halkımız belki de bilerek bu konularda bilinçlendirilmiyor. Oysa halkın bu konularda yaşanan örnek olaylar verileri ile aydınlatılması şarttır.

Halk bu konularda yeterli bilinç düzeyine taşınamayınca bu kez vatandaş günlük sorunlarını her şeyin önüne taşımaya başlıyor. Kömür yardımı,gıda yardımı,iftar çadırları,nakit yardımı,v.b…düzenli ve kurumsal olmayan yardımları birincil önceliğine alıyor. Oysa,halkın imar olaylarındaki yolsuzluklar karşısında kendi cebinde,kendi hakkından bir şeyler çalındığının farkına varması,bu yurttaşlık bilincine erişmesi gerek. Bu sağlanamadığı içindir ki mevcut hükümetin yoksul,işsiz vatandaşları kendine sürekli bağımlı kılma amacını güden uygulamalarının sandıkta oya dönüşümü gibi çarpık,ironik bir durumla karşı karşıya geliyoruz.

Hiç yorum yok: