4 Ekim 2008 Cumartesi

*SOLUN RADİKALLEŞMESİ GEREKİRKEN…

Küreselleşme olgusunun yaşandığı yerkürede bugün politikada değerlendirmeye alınacak üç akım vardır.
1.FUNDAMENTALİZM
Geleneği geleneksel biçimde savunmak isteyen fundamentalizm,sadece din alanında değil ,milliyetçilik,etnik ilişkiler,cinsiyet ve aile alanlarında gözlenir.Neofaşizm şiddet ise daha da sivrilmiş bir fundamentalizm çeşididir.
2.YENİ MUHAFAZAKARLAR.
YENİ SAĞ—NEOLİBERALİZM.
Yeni muhafazakarlar neoliberallerin aksine A.B.D. ve Almanya gibi ülkelerdeki liberalizme karşıdırlar.Yeni sağ ve muhafazakarlar radikalleşmişlerdir.
Muhafazakarlar gelenekler korunarak geçmişten miras aldıkları fosillerden kurtulma eğilimindedirler. Yeşil politikalara büyük ölçüde karşıdırlar.Neoliberallerin aksine daha çok değil “daha az eşitsizlik” istemekteler.Milliyetçiliği ön planda tutarlar.
Neoliberallerin muhafazakarlardan kısmi farklılıkları vardır.Bir yandan geleneğe düşmandırlar.Öte yandan muhafazakarlıkla bağlantılı görünmek için ulus,cinsiyet, din ve aile arasında geleneğin sürmesine bağımlıdırlar.Ekonomik bireyciliğe ve piyasalara önem verirler.Piyasa ortamındaki çıkarcı ve azami kar elde etmeye yönelik davranışlar vardır.Üstelik bu olguyu da demokrasinin anahtarı görürler.
3.SOL(SOSYALİZM)
Bugün sol kapitalizmi aşmaktan çok ona ayak uydurmaya , refah devletinden kalıntıları korumaya çalışmaktadır.Oysa, sol düşünceye sahip partilerin ön plana çıkaracağı ,mücadelesini vereceği çok önemli konular vardır.Bazılarını başlıklar halinde sıralayabiliriz.
*Demokrasinin demokratikleştirilmesi.
*Eşitsizlikleri azaltmak.
*Tam istihdamın başarılması.
*Dünya nüfusunun % 20’sinden fazlasının yaşadığı yoksulluk faciası.
*Barış,insan hakları,feminizm gibi toplumsal hareketler,demokratik hakların baskı altına alınmaması.
*Silahlanmanın azaltılması.Şiddetten uzak bir toplumsal düzen.
*Toplumsal güvencenin genelleştirilmesi.
*Her türden fundamentalizme karşı diyalojik demokrasi(birlikte yaşama) mücadelesi.
*Eğitim ve sağlık sorunları.
*Kadınların konumunun iyileştirilmesi.
*Çevrecilik ve doğayı koruma bağlamında radikal ekolojik toplum bilinci geliştirme(ekolojik radikalizm).
*21.yüzyılı gen çağı haline getirecek genom projesi.

Her şeyi kökünden ele alma ,yalnızca değişimi ortaya çıkarma değil , aynı zamanda tarihi ileri götürmek için bu değişimi denetleme anlamına gelen radikalizm toplumsal ve politik sorunlara cesur çözümler düşünmeyi de öngörür. Oysa.A.Giddens’ in bir yapıtındaki şu tümceler düşündürücüdür.
“Politik açıdan radikal biri ,normalde klasik siyasi yelpazenin solunda duran ve muhafazakarlığa karşı çıkan biridir.Oysa günümüzde sol savunmacı bir kimliğe bürünmüş,sağ ise gelenek ve göreneğin önlerine çıkardığı engeller ne olursa olsun piyasa güçlerinin serbestçe işlemesini savunarak radikalleşmiştir”.
Türkiye solunun da Dünyadaki bu düşünce bakış açısındaki kayma karşısında yeni radikal politikalar üretmesi gerekir. Fransa’daki Avrupa Anayasasına red olgusunu, İngiltere’deki son seçimlerde ekonomik başarı ve işsizliğin azaltılmasındaki başarının Irak savaşındaki desteğe karşın İşçi Partisini iktidara taşımasını, Almanya’daki sosyal demokrat iktidarın Irak savaşına karşı duruşuna karşın ekonomideki başarısızlığının muhafazakarlara iktidar kapısını yakalama fırsatı yaratması gibi sıcak gelişmeleri bu bağlamda iyi analiz etmek gerekiyor. Avrupa’da insanlar refah göstergelerini kaybetmek istemiyorlar.Kendi bireysel geleceklerini düşünmekteler.İnsanları insanca yaşatmanın birincil önceliği işsizliği,yoksulluğu,eşitsizliği azaltmak ise sosyal demokrat partilerin bu sorunları temel insan hakkı olarak tanımlayarak dünyadaki gelişmeleri gözleyerek ülkemize özgü yeni politikalar geliştirmeleri zorunludur.

Hiç yorum yok: